Ttb’den Deprem Bölgesi Durum Değerlendirme Toplantısı: “Salgın Hastalıkların Önlenmesi İçin Çalışmaların Hızlandırılması Gerekiyor”
Türk Tabipleri Birliği (TTB), deprem bölgesindeki durumu değerlendirmek üzere bir toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan TTB Hatay Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Onur Naci, “Burada barınma, ısınma, tuvalet ve çöp sorunu devam ediyor. Hiçbir adım atılmıyor. Dışarıya nasıl yansıdığını bilmiyorum ama çalışma yok. Deniliyor. Çadır kentler kurulduğunu ancak yetersiz olduklarını ve koşullarının uygun olmadığını söyledi. TTB 2. Lider Doç. Ali İhsan Ökten, bölgede tıbbi malzeme ve ilaç bulunduğuna dikkat çekerek, “En önemli sorun salgınların önlenmesi olacak bu nedenle yapılan çalışmalar çok değerli. Temiz su sağlanamıyor. Temizlik ve hijyen koşulları sağlanamıyor. Bir de çöp toplama sorunu var, bunların getireceği salgınlar, bunun önüne geçmek için çalışmalara hız vermek gerekiyor” dedi.
Kahramanmaraş’ta 10 ili etkileyen depremin 6. gününde Türk Tabipler Birliği (TTB), TTB Merkez Yönetim Kurulu Üyeleri ve TTB Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın katılımıyla bölgedeki durumu değerlendirmek üzere online toplantı düzenledi. Toplantıda konuşan Fincancı şunları söyledi:
“Hey deprem bölgesinde görev yapan arkadaşlarımızın emeğine sağlık. Lojistik ve koordinasyon merkezimiz çok iyi organize edilmiş. Bölgede gezici ekip olarak görev yapan Gaziantepli arkadaşlarımızın da emeği çok değerli. Biliyorduk ki orada İslahiye ve Nurdağı bölgesinde ciddi bir yıkım oldu ama biz gördük. 1 haftadır Sağlık Bakanlığı’nda. Onlara sürekli mektup gönderiyor ve arıyoruz. Nihayet bugünlere ulaştık. Bizden gönüllü doktorların güncel listesini istediler. Organizasyon eksikliği had safhada. Meslektaşlarımız birinci basamak sağlık hizmeti olmamasına rağmen acil servislere atanmakta ve hasta beklemektedir. Motivasyonları da bozulur. İletişim kurmaları onlar için bir pozitifliktir. Bugün iletişim kurmak bir pozitifliktir. Listeyi Sağlık Bakanlığı’na ileteceğiz. Birinci basamak ve koruyucu sağlık hizmetleri önceliklidir. Aşıya başlanması gerekiyor. Hem toplum hayatında hem de çocukların aşılarının eksik olması büyük sorun. Mevcut listeden atanan listeleri en kısa sürede ileteceğiz. Kendisi bizzat depremzedelerin de dinlenmesini sağlayacağız.
“OKUL YURTLARININ KULLANILMASI VE OKULLARIN KAPATILMASI CİDDİ BİR RİSK”
Barınma oluşturmak için okul yurtlarını kullanarak okulları kapatmak önemli bir risktir. Üniversiteler bu ortamda sosyal alan sağlayan rehabilitasyon alanlarıdır. Kapatılmaması gerekir.”
Hatay Merkez Meclis Üyesi Onur Naci, bölgedeki durumu şöyle anlattı:
“TETANOS AŞISI EKSİK, ÇALIŞMIYOR”
“Burada barınma, ısınma, tuvalet, çöp sorunu devam ediyor. Hiçbir adım atılmıyor. Dışarıya nasıl yansıyor bilmiyorum ama bir çalışma yok. Çadır kentler kurulduğu söyleniyor ama yetersiz ve kuralları yok.” uygun değil.Bununla ilgili de bir rapor hazırladık.Özellikle ekiplerimizin kırlara ve köylere gittiklerinde gördükleri canlı hayvanlarda yiyecek sıkıntısı var.Tek geçim kaynakları olan hayvanların yemlerine ulaşamıyor.Baktığımızda sağlık bir bütün olarak hayvanlar insanların elinde tek geçim kaynağı bir şey daha var hamilelerde folik aside ulaşamama sorunu var tetanoz aşısı eksik çalışma yok folik asit için hızlı bir çalışma lazım gebelik bakımında.Temizlik ile ilgili herhangi bir basamak yok.Halkın kendi imkanları ile yapılıyor.Konteyner olarak hizmet vermeye başladık.Çadırlarda birinci basamak sağlık faaliyetleri yürütüyorduk.Dört noktada sağlık çalışmaları yaptık 400’ün üzerinde uygulamalar alınan k Çok önemli bir uygulama var. Ne kadar gerekli olduğu ortadayken, burada duran tek özel hastanenin Sağlık Bakanlığı’ndan gönüllülerin çalışmasını engellemek için yazı aldığı söyleniyor. Hastane kadın doğum üzerine çalışıyor ve ebe ihtiyacı çok fazla ama yazıdan dolayı yapamadık. Çalışan olmadığı için ekiplerimizi çadır kentlere gönderdik. Giden grubun değerlendirmelerini ve riskli kümeler olan çocuklar, yaşlılar ve hamileler için de çalışmalar yürütüyoruz. Diş hekimlerine de ihtiyaç var. Kadın doğumla birlikte ise ebe ihtiyacı vardır. Türk Psikiyatri Derneği (TPD) ile çalışmalarımızı ilerletiyoruz. Bir merkez daha oluşturacağız. Elimizden geldiğince bir danışma ve dayanışma ağı oluşturmak. Çalışanlarda da önemli ısınma sorunları var. Henüz bununla ilgili herhangi bir anlaşma görmedik.”
TTB 2. Başkanı Doç. Ali İhsan Ökten, bölgede tıbbi malzeme ve ilaç sıkıntısı olduğunu belirtti. Ökten dedi ki:
“TEMİZLİK NOKTASINDA DAHA FAZLA ÖNLEM ALINMALI”
“Adana’da çok çalışıyoruz. İhtiyaç olan yerlere de malzeme gönderdik. Belediye takviyeleriyle sağlık çalışanları ve depremzedeler için üç öğün yemek yiyoruz. Evet çadır var ama herkes çadırın önünde odun yakıyor. hava kirliliği bu da bir sorun bu yüzden konteyner veya prefabrik yapılar kullanılmalı ayrıca temizlik noktasında daha iyi önlemler alınmalı.
“BÖLGEDE DİYALAR VAKALARI GELMEYE BAŞLADI”
İlaç ve tıbbi malzeme var. Psikiyatri Derneğimiz bölgede çalıştı. Hatay’da da çalışıldı. Halk Sağlığı Derneği de orada, onlar da çalışıyor. En değerli sorun salgınları önlemek olacaktır, bu nedenle çalışmalar çok pahalıdır. Sağlanan su yok. Temizlik ve hijyen koşulları sağlanmamaktadır. Çöp toplama sorunu da var. Bunların getireceği salgın hastalıkların önüne geçebilmek için çalışmalara hız vermek gerekiyor. Isınma da büyük problem. Özellikle kırsala gittiğinizde bu sorunlar daha da arttı. Diğer bir sorun ise aşılamadır. Bir diğer değerli bahis de bölgedeki sağlık çalışanlarının durumu. Bunları aynı anda daha fazla depremden etkilenen bölgede çalıştırmak gerçekçi değil. Bakanlığın bunlara yetki vermesi gerekiyor. Nihayet; Bölgeden ishal vakaları gelmeye başladı.”
TTB İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Uzman Dr. Ali Karakoç, göçmenlerin ve dezavantajlı grupların hedef alındığını belirtti. Konuyla ilgili bir değerlendirme yapan Karakoç, şunları söyledi:
“KAMU YETKİSİ GÖÇMENLER ARACILIĞIYLA NEFRET SÖYLEDİ”
“Emekleriniz ne yazık ki hala eksiklikler var. Özellikle göçmenler ve dezavantajlı gruplar hedef alınarak yeni bir algı oluşturuluyor. Kamu otoritesi göçmenler üzerinden nefret söylemi yaymış ve çok sayıda alıcısı var.” kamu otoritesi ama ne yazık ki artık kötü muamele ve işkence var. Bu telaffuzlar toplumda yeni bir gerilim yaratıyor, önlem alınmalı.”
Fincancı, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya 11 Şubat’ta gönderdiği mektupta şu ifadeleri kullanmıştı:
“İKLİM ŞARTLARI, GIDA VE SUYA ERİŞİM SORUNLARI, SAĞLIK KURUMLARININ ÇÖKÜŞÜ, PREMIER DOĞUMLAR, ANLAŞMALAR, ANNE BEBEK ÖLÜMLERİYLE BİRLİKTE OLACAKTIR”
“Bilindiği üzere doğal afetlerden en fazla etkilenen küme kadınlar ve çocuklardır. Bu nedenle kadın ve kız çocuklarının ihtiyaçlarına özel önem verilmelidir. Deprem bölgesindeki hamileler için özel planlama yapılmalıdır. İklim koşulları, sorunlar gıda ve suya erişimde, sağlık kurumlarının çökmesinde, erken doğumlarda, kürtaj, kürtaj, anne ve bebeğin ölümüne yol açacaktır.Özellikle Kahramanmaraş ve Hatay’da doğum servislerinde büyük sıkıntılar olduğu bilgisi Birliğimize iletilmektedir. Gebelere hizmet veren tüm birimlere tetanoz aşısının hemen ulaştırılması ve doğum için başvurabilecekleri ya da sevk edilebilecekleri merkezlere sosyal medya aracılığıyla günlük olarak sağlandığı belirtilmektedir. medya kanalları aracılığıyla duyurulur.”
